Çocuklarda Ayrılık Anksiyetesi ve Okul Reddi
Son dönemde Dünya üzerinde yaşanan pandemiden dolayı yaklaşık iki yıldır okullar yüz yüze eğitim yapamamış ve şimdi ise çocuklar okul hazırlığındalar. Çocukların okula başlayacakları bu dönemde birçok aile çocukların yaşayabilecekleri kaygı ile nasıl baş edecekleri konusunda sorun yaşamaktadırlar. Son iki senedir yaşanan pandemi sürecinde yaşamımızın tüm alanlarında değişiklikler yaşandı. Eğitim online ortamda, karantina altında geçen süreler, iş hayatının evden devam edilmesi gibi yaşanan ciddi değişiklikler çocuklar ve aileleri içinde önemli bir kaygı kaynağı yaratmıştır. Yüz yüze eğitimin başlaması ile çocuklar evlerinden ailelerinden ayrılacakları için kaygıları ile baş etmek zorunda kalacaklardır. Dolayısı ile yaşanacak bu süreçte ebeveynler bu konuda zorlanacaklar ve bu durum da karşımıza okul reddi olarak çıkacaktır.
Çocukların yaşadıkları anksiyete gibi duygusal sorunlardan dolayı okula gitmeyi reddetmesi ve okula devam edememesi okul reddi olarak tanımlanmaktadır. Bowlby, okul korkusu olan çocukları ‘’ daha çok okuldan korkması ya da kaçınması değil daha çok bakım verenin yokluğu ya da kaybı ya da güven içine hissettikleri ortamdan uzaklaşmalarından duydukları korku’’ olarak tanımlamıştır. Çocuk kendi ihtiyaçlarını kendi giderebilecek olgunluğa erişmiş olsa bile aileler çocuğun ihtiyaçlarını anında giderdiği için çocuğu kendine bağımlı hale getirmektedirler. Bu sebeple çocuk ebeveynlerinden ayrılması gerektiğinde yoğun bir kaygı duymaktadır. Dolayısı ile çocuğun ebeveyninden ayrılması onun için ciddi bir belirsizlik olmakta bu bağlamda çocukta hem kendi hem ebeveynin yok olma endişesini artırarak okula gitmeyi reddetmektedir.
Mahler’e göre psikolojik doğum, bebek ayrı bir birey olduğunu fark ederek kendi kimliğini kazanmaya başlamaktadır. Bakım veren kişi ile bebek arasında bir gelişim süreci olarak ayrılma ve bireyleşme bulunmaktadır. Bebek ayrılma sürecinde anneden uzaklaşarak, sınırlarını keşfeder ve bebek farklı olduğunun bilincine varır. Bireyleşme sürecinde ise bebeğin benliği özerkleşir ve anneden farklı bir birey olduğuna ilişkin bellek ve algı gelişimi gerçekleşmektedir. Ayrılık kaygısı olarak tanımlanan bu gelişimsel süreçte sorun yaşayan çocuklarda sıklıkla ebeveynden ayrılma konusunda problem yaşanmaktadır.
Okul Döneminde Ayrılık Kaygısı Belirtileri
Çocuğun okula gitmeyi güç hale getirecek düzeyde isteksiz olması ve okulu protesto etmesi.
Çocuğun okula gitmeyi red etmesi evde oturmak istemesi.
Çocuk ebeveynlerinden ayrı kaldığında kötü bir deneyim yaşayacağından dolayı endişe duyması.
Ebeveynden ayrı kaldığında yaşadığı kaygı ile baş edemeyip kendini sakinleştirme kabiliyetinden yoksun olması.
Süreci Sağlıklı Atlatabilmek Adına Ebeveynlere Bazı Öneriler
- Rutinler edinin.
Okulu gitmeden önce evde rutinler oluşturularak okuldaki rutine ayak uydurmasını sağlamak.
- Görselleri kullanın.
Okula gideceği günleri takvimde işaretlemek, uyuma ve kalkma saatlerini görsellerde kullanmak vb.
- Kendinizin hazır olduğundan emin olun.
Siz kaygı duymazsanız çocuğunuzda kaygı duymayacaktır.
- Çocuğunuzla okul sürecini konuşun.
Okulun nasıl bir yer olduğunu, nelerle karşılaşacağını anlatın. Okulu önceden ziyaret edin ve çocuğunuzun okula alışmasını sağlayın.
- Çocuğunuzla ayrı kalma alıştırmaları yapın.
Gün içerisinde çocuğunuzla eğlenceli aktivitelerle arı kalma, farklı odalarda kalma çalışmaları yaparak günden güne ayrı kalma sürelerini uzatın.
- Çocuğunuzun duygulanımını dikkate alın.
Okul hakkındaki hislerini konuşun.
- Sorularını yanıtlayın.
Merak ettiği her şeyi yanıtlayın ve bilmediğiniz soruları çocuğunuzla birlikte öğrenin.
- Okul temalı kitaplar edinin.
Okula başlama temalı kitapları eğlenceli bir şekilde okuyarak yalnız olmadığını hissettirebilirsiniz.
- Uzmana danışın.
Çocuğunuzun gelişimsel, duygusal, zihinsel ve davranışsal durumunu okul döneminden önce takip etmeye başlayabilir ve okul döneminde herhangi bir problem yaşamadan çocuğunuzun ihtiyaçlarını ve yaşayabileceği potansiyel zorlukları anlamlandırabilirsiniz.
Tedavi
Ayrılık anksiyetesi bozukluğu tedavisinde bireysel aileye yönelik, bilişsel-davranışçı tedaviler uygulanmaktadır. Bireysel anlamda psikodinamik psikoterapiyle ayrılma, birleşme, benlik saygısı ve yaşa uygun bağımsız davranışı kazandırma hedeflenmektedir. Çocuğun hem güvenlik hem de bağımsız davranma ihtiyacını anlayarak aileler tedavide önemli bir rol oynamaktadırlar. Bu bağlamda her ailenin kendine göre, ayrılmayla ilişkili kendi sorunlarını araştırırak ortaya çıkarmak tedavi sürecinde önem taşımaktadır. Ailelerin farkında olmadan çocuklarına karşı tutum ve davranışları yanlış olabilir, tedavide bunları düzeltmek amaçlanmaktadır.
Özgül Tedavi stratejileri;
- a)Maruz bırakma (basamaklı ya da sistematik maruz bırakma)
- b)Olasılık yönetimi (pozitif destek, şema, yok etme)
- c)Bilişsel stratejiler (problem çözme, düşüncelerle başa çıkma, kendisiyle konuşma)
- d)Modelleme (uygun davranışların yerleştirilmesi)
- e) Aile tedavisi (aile ankisyetesinin yönetimi, aileyi terapiye ve terapiste yardımcı gibi hazırlama)
Özgül tedavi stratejilerinde çocuğun ayrılık anksiyetesi semptomlarına (örn. çekimserlik, huzursuzluk) ve gelişimine göre yavaş yavaş değişim sağlamaktır. Pozitif destek, sistematik duyarsızlaştırma, bilişsel davranışçı kombinasyonlar ile etkili bir tedavi sonuçları görülmektedir. Örneğin, çocuklar ailelerinden ayrı zaman geçirmeye teşvik edilir ve başarılı girişimleri gerçekleştirdiklerinde ödüllendirilirler.
Okul reddinde yapılmaması gerekenler
- Rapor almak
- Okul veya sınıf değiştirmek
- Bir süre evde kalmasına izin vermek
- Bağırmak, ceza vermek, hakaret etmek
- Okulu dondurmak
- «Seneye gider » demek
- « iyileşti» deyip takipleri kesmek
- İlaç tedavisini düzenli kullanmamak veya kesmek.
Psikolog Alev Mevlana
Online Psikolog ile Online Terapi almak için hemen sitemizi ziyaret edin. www.onlinepsikolojimerkezi.com
0 Yorum